Abdi İpekçi Caddesi No:61 Kat 5, Nişantaşı/İstanbul

Yaz ayları ve hamilelik

Yaz demek pek çok insan için güneş, kum ve deniz demektir. Bütün senenin yorgunluğunun atıldığı, plajarda serin içeceklerin tüketildiği yaz günleri tüm çalışma ayları boyunca hayelleri süsler. Bebek bekleyen anne adayları için ise yaz ayları gebelik öncesindeki yaz dönemlerine göre biraz daha farklılık gösterir .

İşte yaz ayları için hamile kadınlara bazı hatırlatmalar

Seyahat edin
Hamilelik seyahat etmeye engel bir durum değildir. Herhangi bir komplikasyon yoksa, doktorunuz aksini belirtmedikçe her türlü ulaşım aracıyla seyahat edebilirsiniz. Ancak uzun araba ya da uçak yolculukları öncesinde doktorunuz ile görüşüp önerilerini dinlemelisiniz

Serinleyin
Hamile kadınlar için sıcak hava konfordan çok daha fazla şey ifade eder. Özellikle hamileliğin ilk üç ayında vücut sıcaklığının artması bebekte doğum defekleri ve düşükler ile alakalı bulunmuştur.

Aşırı sıcaklara bağlı vücut sıcaklığın artması ve halk arasında sıcak çarpması olarak adlandırılan durum çok nadir görülmekle birlikte özellikle gebe kadınlarda sıcağa bağlı baş dönmesi ve hatta bayılma görülebilir.

Sıcaklık arttığında vücudunuz sizi serinlemek için kan dolaşımınızı daha çok cildinize yönlendirir. Bu durum kan basıncınızın yanı tansiyonunuzun düşmesine neden olabilir.

Vücut sıcaklığını düşük tutmak amacıyla i̇nce kıyafetler giymek genelde işe yarar. Bir kaç kat giyinmek ise dış ortamın sıcaklığına göre kıyafetinizi ayarlamak açısından yardımcı olabilir.

Eğer bulunduğunuz ortam çok sıcak ise ve bundan rahatsız oluyorsanız mutlaka daha serin bir ortama geçmelisiniz.

Baş dönmesi ve baygınlık hissi var ise hemen gölge ve serin bir yere oturup soğuk su ve meyve suyu gibi sıvılar içmelisiniz.

Bol miktarda sıvı almak serinlemenize yardım ederken sizi dehidratasyona yani kuru kalmaya karşı da korur. Gebelikte dehidratasyon rahim kasılmalarını ve erken doğumu başlatabileceği için tehlikeli bir durumdur.

Günde en az 6-8 bardak su içmeye çalışmalısınız. İdeal olan yanınızda sürekli bir su şişesi taşımanız ve ne kadar şu içtiğinizi takip etmenizdir.

Güneş ve bronzlaşmak
Plajda güneş altında yatmanın ve bronzlaşmanın gebelik üzerinde gösterilmiş herhangi bir olumsuz etkisi yoktur ancak bu yinede iyi bir fikir değildir çünkü güneş ışınları ciltte melasma adı verilen lekelerin daha da koyulaşmasına ve kalıcı olmasına neden olabilir. Bu nedenle en az 50 koruma faktörlü güneş kremi kullanılması, güneş altındayken şapka giyilmesi ve eger mümkünse plaj şemsiyesi altında durulması daha uygun olur.

Yiyecekler
Yaz ayları sıcak ve nem nedeni ile yiyecelerin normalden daha erken bozulmasına ve zararlı bakterilerin üremesine neden olabilir. Bu nedenle çabuk bozulabilen yumurta, mayonez ve tavuk eti gibi gıdalar tüketilirken dikkatli olunmalıdır.

Yaz ayarı yine mangal ve ızgaranın daha çok yapıldığı dönemlerdir. Bu tür bir yemek hazırlanırken çiğ etten bulaşabilecek hastalıklar göz önüne alınmalı ve buna uygun davranılmalıdır.

Yiyeceklerden bulaşabilecek hastalıklardan korunmak için et tavuk ve balık çok iyi pişirilmeli, içlerinin çiğ kalmadığından emin olunmalıdır.

Dışarıda beklemiş şarküteri ürünlerinde listeria adı verilen ve düşüğe neden olabilen bakteriler üreyebilir.

Buzdolabı dışında iki saatten fazla beklemiş tüm yiyecekler tüketilmeden çöpe atılmalıdır. Hava sıcaklığının 32-33 dereceden fazla olduğu durumlarda bu süre 1 saati geçmemelidir.

Güvenli aktiviteler
Genel olarak herkes tarafından bilinen basit bazı önlemlere uyarak gebeliğiniz süresince de yaz aktivitelerinin tadını çıkartabilirsiniz. Bunlar arasında yüzme başta gelmektedir.

Denizde yüzerken kıyıdan ya da tekne ile açıldıysanız tekneden çok fazla uzaklaşmamalısınız. Gebelikte sık karşılaşılan bir durum olan kramp girmesi halinde karadan ya da tekneden uzak olmak ek risk yaratabilir.

Yüzerken suyun meme başı hizasında olması en uygun derinliktir. Özellikle sık sık kramp giren kadınlar boy hizasını geçmeyecek derinliklerde yüzmelidirler.

Olası bir kramp durumunda yardım alabilmek için suya tek başına girmemeye de özen gösterilmelidir,

Nefes tutup uzun süre suyun içine dalınması gebelikte önerilmez.

Hamile ya da hamile kalmayı planlayan bir kadının ise scuba diving (tüplü dalış) yapması kesinlikle sakıncalıdır. Dalış sırasında kanda meydana gelen minik gaz kabarcıkları erişkin bir insanda sorun yaratmazken akciğerlerini kullanamayan anne karnındaki bir bebek için hayati tehlike yaratabilir. Öte yandan hamilelikte hareket yeteneğinin azalması, solunum fonksiyonlarının olumsuz etkilenmesi gibi nedenler de gebelik sırasında tüplü dalış yapılmasının karşısında engel oluşturur. Benzer şekilde yaşanan basınç değişiklikleri de gebelik üzerinde olumsuz etki yaratabilmektedir.

Gebelik öncesinde düzenli olarak yüzen kadınlar, daha önceki programlarına devam edebilirler. Ancak gebe kaldıktan sonra ilk kez denize girecekler biraz daha dikkatli olmak zorundadır. Öncelikle suya girmeden önce vücudu ısıtmak, yavaş yüzmek ve dozu yavaş yavaş arttırmak gerekir.

Gebeliğinin ilk 3 ayında bulunanlar için günde 20 dakika yüzmek yeterlidir. Yine bu dönemde sabah erken saatlerde yüzmek gebeliğe bağlı bulantı ve kusmaları azaltabilir ve günün geri kalan kısmının daha rahat geçirilmesine yardımcı olabilir.

İkinci 3 aylık dönemde ise şu eklem ve bağları destekleyerek bel ve sırt ağrılarının azalmasına yardımcı olur. Bu dönemde daha önceki yüzme alışkanlıkları aynen devam edebilir.

Son dönemlerde ise yüzmeye devam etmekte herhangi bir sakınca yoktur. Ancak vücudu fazla sıkmayan, gebeler için tasarlanmış mayoları kullanmak gereklidir.

Paten kaymak, ata binmek, bisiklete binmek gibi denge gerektiren, düştüğünüzde karnınızın üstüne düşme ve bebeğe zarar verme olasılığı bulunan ve dolayısı ile gebelik sırasında ek risk yaratan sporlar ve aktivitelerden kaçınmalısınız.

Oyun parklarındaki roller coaster gibi aniden duran ve kalkan aktiviteler de gebeler için uygun değildir.

Benzer şekilde şu kayağı, jet ski gibi sporlar gebeliğin ilk üç ayında bile önerilmez

Haşereler
Sivrisinekler başta olmak üzere böcek ve sinekler yaz aylarının rahatsız edici ögeleri arasında yer alır ve bunlardan bazıları ciddi hastalıklar taşıyabilir.

Ülkemizde şu an için ciddi bir sorun olmasa da sivrisinekler ile bulaşan Zika virüslü hamile kadınlar için tehdit oluşturmaktadır.

Gebelik sırasında kimyasallardan uzak durmak genel prensip olsa da The American Journal of Tropical Medicine and Hygiene dergisinde yayınlanan bir çalışmada DEET i̇ceren bir sivrisinek kovucuların gebeliğin ilk üç ayından sonra güvenli olduğu gösterilmiştir.

Öte yandan Zika ve West Nile gibi sivrisinekler ile bulaşan hastalıklara yakalanma riski ile karşılaştırıldığında sivrisinek kovucuların yararı, getireceği riskin çok üzerindedir.